6 Ocak 2013 Pazar

Geçerken

Yol biter mi
Bitmez
sen yürüsen de bitmez
yürümezsen zaten bitmez

bitmez oğlu bitmez işte
Yürümeyi seçti bizimki
Kış olunca
Karlı tepelerde kara bir boncuk ,
Yaz gelince çiçekli tarlalarda karınca
misali göründü,
Yürüdü ha yürüdü…
Dünya yuvarlak ise
Sonu yoktu yolların
Gitmek yok ise
Geçmek denebilirdi
Bu eyleme
Bilerek varamayacağını,
Bilerek beklenmediğini,
Bilerek aslında gitmediğini…
Geçti…
Dönüp dolaşmaktı onunkisi,
Çemberin içinde.
Maksat çemberin çapını öğrenmek
Nerde başlar nerde biter bu çember
Görmek !

Bir de çemberde sabit duranlar vardı
Onlar sedirlerinden kalkmaz,
Onlar görmek için bakmazlardı,
Önlerinden gelip geçti bizimki
10 kez, bin kez
Kış geçti
Yaz geçti---
Kaç kundura eskitti geçe geçe
Şikayet etse, kime ?
Ağlasa kime ?
Durdu dinlenmek için bizimki
Ve bir soru sordu kendine,
Madem geçe geçe gidilmiyordu
Madem gidilse de varılmıyordu
Onun hakikati
Kelimeleri çatıp cümlecikler yapmaktı belkide..
Anladı,
Ayağı toprağa değsin diye delinmişti kundurası
Saçları bir ağacın köküne karışmak için dağınıktı
Dünya onu çekmişti kendine
Bizimki de
Çekilmişti
seve seve
Başladı geçtiği yerlerden cümleler toplamaya,
Cümlecikleri birleştirip, kasabalar, kentler kurmaya...
Derken rengi değişti,
mavi ve yeşil
sonra biraz toprak kızılı
sonra yaprak sarısı
derken uçarı ve hafif
eridi renkten renge
hiç bitmedi ama
berraklaştı
sonra uçarı ve hafif bir tüy gibi
devam etti yoluna…..